Aziz Nesin…
Aziz Nesin, asıl adı Mehmet Nusret, 1915 yılında İstanbul’da doğdu.
Türk gülmece yazarı. Gazetecilik, yayıncılık yaptı. Toplumun kimi tiplerini olağanüstü bir ustalıkla karikatürleştiren, bürokrasiyle alay eden, devlet çarkının işleyişindeki bozuklukları gülünçleştiren yapıtları, adının yurt sınırlarını aşarak başka ülkelerde de tanınmasını sağladı. Buna karşılık, savunduğu görüşlerden dolayı sık sık kovuşturmaya uğradı; yargılandı; hapis ve sürgün cezaları çekti. Toplumun her kesiminde, her gün yaşanan olayların çelişkili yanlarını, bunların doğurduğu gülünç durumları, her çevrede rastlanan tipleri konu edinen gülmece, romanlar yazdı.
|
Yıllarla Aziz Nesin
1915
|
(20 Aralık) İstanbul, Heybeliada’da doğdu.
|
|
1925
|
İstanbul’da Süleymaniye’de ‘Kanuni Sultan Süleyman İptidai Mektebi’nin 3.sınıfına girdi. (Sonradan okulun adı, İstanbul 7. ilkokul oldu.)
|
|
1935
|
Kuleli Askeri Lisesi’ni bitirip Harp Okuluna geçti.
|
|
1937
|
Ankara’da Harp Okulunu bitirip asteğmen oldu.
|
|
1941
|
2.Dünya Savaşı yıllarında 2 yıl Trakya’da çadırlı ordugahta görev yaptı.
|
|
1942
|
Erzurum Mustahkem Mevkii İstihkam Tb.Bölük Komutanlığına atandı. Bir bomba kazasında yaralandı. Erzincan’da depremde yıkılmış olan ordu cephaneliğinin boşaltılmasıyla görevlendirildi.
|
|
1944
|
Ankara’da Harp Okulu’nda açılan ilk tank kursuna katıldı.
|
|
1944
|
Zonguldak’ta uçaksavar top mevzileri yaptırmakla görevlendirildi.
|
|
1945
|
Askerlikten ayrıldıktan sonra Karagöz Gazetesinde ve Yedigün Dergisinde redaktörlük ve yazarlık yaptı, profesyonel olarak yazarlığa başladı.
|
|
1945
|
Tan Gazetesi’nde köşe yazarlığına başladı. (4 Aralık’ta tek parti iktidarı üniversite gençlerine Tan Gazetesi’ni yaktırdı.)
|
|
1945
|
Yayınlanmış ilk bağımsız yapıtı ‘Parti Kurmak Parti Vurmak’ adlı 16 sayfalık broşürü çıktı.
|
|
1946
|
Sabahattin Ali ile birlikte Markopaşa ve süreği olan gülmece gazetelerini çıkardı.
|
|
1947
|
Bursa’ya sürgün edilerek güvenlikte gözaltında tutuldu.
|
|
1948
|
İkinci kitabı olan ‘Azizname’ adlı taşlama kitabını çıkardı. Bu kitap için İstanbul 2.Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. 4 ay tutuklu olarak süren dava sonunda aklandı.
|
|
1949
|
İngiltere Prensesi Elizabeth, İran Şahı Rıza Pehlevi, Mısır Kralı Faruk her üçü birden Ankara’daki elçilikleri aracılığıyla Türkiye Dışişleri Bakanlığı’na resmen başvurarak, bir yazısında kendilerini aşağıladığı savıyla aleyhine dava açtılar. 6 ay hapse mahkum edildi ve ceza infaz edildi.
|
|
1952
|
İstanbul’da yeni kurulmaya başlanan Levent’te bir dükkan kiralayarak Oluş Kitabevi’ni açtı. Sabahları Levent’teki evlere gazete dağıtıyordu.
|
|
1953
|
İki küçük çocuğuyla birlikte Levent’teki kitabevinden geçimini sağlayamayınca Beyoğlu’nda Bursa Sokağı’ndaki yeni yapılmış hanın bir odasında ‘Paradi Fotoğraf Stüdyosu’nu bir ortağı ile birlikte kurdu.
|
|
1955
|
6-7 Eylül faciası olarak tarihimize gelen İstanbul’daki azınlıkların ev ve dükkanlarının korkunç yıkımına suçlu aranmaya başlanmıştı. Aziz Nesin’de suçlu olarak Sıkıyönetimce tutuklandı.
|
|
1955
|
Halil Lütfü Dördüncü’nün ‘Yeni Gazetesi’nde köşe yazarlığına başladı.
|
|
1956
|
İtalya’da (Bordighera’da) yapılan uluslararası (yirmi iki ulus) gülmece yarışmasında birincilik ödülü olan Altın Palmiye’yi ‘Kazan Töreni’ adlı öyküsüyle kazandı.
|
|
1957
|
Yine İtalya’daki aynı uluslararası yarışmada ‘Fil Hamdi’ adlı Öyküsüyle ikinci kez birincilik ödülü olan Altın Palmiye’yi kazandı.
|
|
1960
|
İtalya’da kazandığı ilk Altın Palmiye’yi devlet hazinesine bağışladı.
|
|
1961
|
Tanin Gazetesi’nde köşe yazarlığına başladı.
|
|
1961
|
Zübük adlı haftalık bir gülmece gazetesi çıkarmaya başladı.
|
|
1962
|
Sahibi bulunduğu Düşün Yayınevi anlaşılamayan bir nedenle bir gece yandı. Üst fiyatları 3 milyon lira olan (bugünkü para değeriyle en az yarım milyar lira) depodaki kitapları yandı.
|
|
1965
|
Elli yaşındayken ilk kez pasaport alabildi ve yurtdışına çıktı. Çağrılı olduğu Berlin ve Weimar’daki Antifaşist Yazarlar Toplantısı’na katıldı. Altı ay süren bu ilk yurtdışı gezisinde, Polonya, Sovyetler Birliği, Romanya ve Bulgaristan’a gitti.
|
|
1966
|
Bulgaristan’da yapılan uluslararası gülmece yarışmasında birincilik ödülü olan Altın Kirpi’yi ‘Vatani Vazife’ adlı öyküsüyle kazandı.
|
|
1968
|
Milliyet Gazetesi’nin açtığı Karagöz oyunu yarışmasında ‘Üç Karagöz’ oyunuyla birincilik ödülü aldı.
|
|
1969
|
Moskova’da yapılan uluslararası gülmece yarışmasında ‘İnsanlar Uyanıyor’ adlı öyküsüyle Krokodil birincilik ödülü kazandı.
|
|
1970
|
Türk Dil Kurumu’nun oyun ödülünü ‘Çiçu’ adlı oyunuyla kazandı.
|
|
1972
|
Kimsesiz çocukları yetiştirmek için Nesin Vakfı‘nı kurdu.
|
|
1974
|
Asya-Afrika Yazarlar Birliği’nin Lotus ödülünü kazandı.
|
|
1975
|
Lotus ödülünü almak için Filipinler’in başkenti Manila’da yapılan törene katıldı.
|
|
1976
|
Bulgaristan’da Gabrovo kentinde düzenlenen gülmece kitabı uluslararası yarışmasında birinciliği elde ederek Hitar Petar ödülünü kazandı.
|
|
1977
|
TürkiyeYazarlar Sendikası Başkanı seçildi.
|
|
1978
|
‘Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz’ adlı romanıyla Madaralı Roman Ödülünü kazandı.
|
|
1982
|
Vietnam’daki Asya-Afrika Yazarlar Birliği toplantısından dönüşte Moskova’da kalp hastalığından hastaneye kaldırıldı. ‘Kalp Hastalıkları Araştırma Merkezi’nde bir ay kalarak tedavi gördü.
|
|
1983
|
ABD’de Indiana Üniversitesi’nin düzenlediği uluslararası toplantıya çağrıldı. Pasaportu geri alındığı için bu toplantıya katılamadı.
|
|
1984
|
(20 Aralık) Şan Sinema Salonu’nda 70. Doğumgünü töreni yapıldı.
|
|
1984
|
Aydınlar Dilekçesi girişiminde bulundu.
|
|
1985
|
Ekin A.Ş’nin kurulması girişiminde bulundu.
|
|
1985
|
İngitere’de PEN Kulüp onur üyeliğine seçildi.
|
|
1985
|
TÜYAP’ın düzenlediği ‘Halkın Seçtiği Yılın Yazarı’ ödülünü kazandı.
|
|
1989
|
‘Demokrasi Kurultayı’nın toplanmasında etkin görev aldı. Oluşturulan ‘Demokrasi izleme Komitesi’nin iki başkanından biri oldu.
|
|
1989
|
Sovyet Çocuk Fonu’nun ilk kez verilen ‘Tolstoy Altın Madalyası’na değer görüldü.
|
|
1990
|
(19 Mart) Ankara’da Sanat Kurumu’nda 75.Yaşı kutlandı.
|
|
1995
|
5 Temmuz Çeşme’deki imza günü sonrası, saat 01.05’te öldü.
|
İnönü, ‘Aziz Nesin’in her yazısını yeni Türkçe’nin bir ileri eseri olarak görmeye çalıştığını, bu inançla ve zevkle okuduğunu ‘ belirtikten sonra şunları söylemiştir: ‘Siyasi bakımdan bir yazısı aleyhimde olsa bile, onu da Türk Edebiyatı’nın ve dil devriminin bir başarısı sayarak değerlendiririm. |
Leonid Lenç
Cemal Süreya
Fikret Otyam
Alpay Kabacalı
Sizlerden Gelen Yorumlar…