Kadınların ‘DOĞUM BORÇLANMASI’…


Doğum borçlanmasında dikkat edilmesi gerekenler…

Kamuoyunda sosyal güvenlik reformu olarak bilinen 5510 sayılı Kanunla, ücretsiz doğum ya da analık izni süreleri ile 4-1/(a) bendi (SSK) kapsamındaki sigortalı kadının, ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başladığı tarihten sonra iki defaya mahsus olmak üzere doğum tarihinden itibaren geçen iki yıllık süreyi geçmemek kaydıyla hizmet akdine istinaden işyerinde çalışmaması ve çocuğunun yaşaması şartıyla talepte bulunulan süreleri borçlanma hakkı geldi. Böylece, çalıştığı işinden doğum nedeniyle ayrılan kadınlara bu süreleri borçlanma hakkı verilmiş oldu. Sigortalı olduğu tarihten sonra yapılan doğumlarda borçlanma yapılabilecek.

Ancak, ilk defa SSK’li olduğu tarihten önce yapılan doğumlar için borçlanma imkânı olmayacak. Örneğin, ilk defa 2007 yılında SSK’li olan bir sigortalı, 1995 ve 1998 yıllarında yaptığı doğumlar için borçlanma yapamayacak.

Hizmet borçlanmalarında, 5510 sayılı Kanun veya SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı mevzuatı uyarınca tescil edilmiş olmak yeterli olup, sigortalının kendisi tarafından yapılan başvurularda borçlanma talep tarihinde, hak sahiplerince yapılan başvurularda ise sigortalının ölüm tarihinde fiilen sigortalı olma şartı aranmaz.

Hizmet borçlanmaları; ücretsiz doğum izni ya da analık izni süreleri ile 4-1/(a) bendi (SSK) kapsamındaki sigortalı kadının doğum tarihinden sonraki iki yıllık süresi tabi olduğu işyerince onaylanan ve örneği Kurumca hazırlanan hizmet borçlanması başvuru belgelerine göre Kuruma yapılacak. Borçlanılacak sürelere ait prim tutarı, sigortalıların veya hak sahiplerinin talepte bulundukları tarihte 5510 sayılı Kanunun 82’nci maddesine göre prime esas alt ve üst sınırlar arasında olmak üzere kendilerince belirlenen günlük kazancın % 32’si oranında hesaplanacak.

Örneğin; asgari ücret üzerinden borçlanma yapacak bir sigortalının, 01.10.2008-31.12.2008 döneminde bir aylık borçlanma için, 204,38-YTL ödemesi gerekecek. 2 doğum için 48 ay borçlanma yapılması halinde 48 * 204,38=) 9.810,24.-YTL ödeyecek. Tahakkuk ettirilen borç tutarı, ilgiliye iadeli taahhütlü olarak tebliğ edilir. PTT alındısının ilgiliye teslim edildiği tarih borcun tebliğ tarihidir. Hesaplanan borç, tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde sigortalı veya hak sahipleri tarafından Kuruma ödenecek.

Bir ay içinde ödenmeyen borçlanmalar geçerli sayılmaz. Bunlar için ayrıca yeni başvuru şartı aranacak. Borcun bir ay içinde tamamının ödenmemesi halinde, ödenen miktara karşılık gelen süre sigortalılık süresi olarak değerlendirilecek. Süresi içinde tebliğ edilen borcunu ödemeyenler ile kısmi ödeme yapanların kalan sürelerinin borçlandırılması için yeni başvuru şartı aranacak.

Sigortalının borçlanmaya esas günlük kazancının tespitinde, adi posta yolu ile gönderilen veya Kuruma doğrudan verilen belgenin Kurum kayıtlarına intikal ettiği tarih, iadeli taahhütlü veya acele posta servisi olarak gönderilenlerde ise postaya verildiği tarih esas alınacak.

18/10/08 Cum.

  1. Henüz yorum yapılmamış.
  1. No trackbacks yet.

Yorum bırakın

Adelina Sfishta

Okuyanlar Özgür Olmalı

Evrim Teorisi Online

Evrim hakkında herşey...

Virginia Woolf

Herkes kendi geçmişini, kalbiyle bildiği bir kitabın sayfaları gibi kapalı tutar ve dostları sadece onun başlığını okuyabilir.

ODILA BLOGGER by OAS

Turkish Geeks on Life & Politics...

YAŞAMAK ŞAKAYA GELMEZ

Facebook adreslerimiz: http://www.facebook.com/ata.fecob - http://www.facebook.com/pages/fvco/107464239362228

Komeleya Çand û Integrasyon a Kurd Luzern

Kürdischer Kultur und Integrationsverein Luzern/Mythenstrasse7,6003 Luzern

eren@home ~ $

Açık Kaynak, Linux, Programlama Dilleri, Amatör Telsizcilik gibi konular üzerine düşünceler

Ata FE COB

"En büyük yenilgimiz, bir alternatif fikrini kaybetmiş olmamızdır." ___Michael Lebowitz

WordPress.com

WordPress.com is the best place for your personal blog or business site.

CHP SULTANGAZİ

"Direnme gücü, dünya “evet” sözcüğünü duymak istediğinde 'HAYIR' diyebilme yetisidi" E. Fromm. ________“12 Eylül’de ‘HAYIR’ oyu vererek tokat atın, okyanus ötesinden de duyulsun” KILIÇDAROĞLU