İdil BİRET… İyiki Varsınız…


Yıldız Kenter sanat hayatının 60. yılını kutluyor… İdil Biret Arşivi dünyaya yayılıyor…
Bayram sevinci…
Bayram bitti. Ekonomik kriz, kimse bir yere kıpırdamaz, deniyordu. Ama bana bir kez daha İstanbul bayramda boşalmış gibi geldi. Belki o boşalmışlıkduygusu nedeniyle akan, ha bire akan kurban kanı kenti böylesine kapladı. Kentin içi dışı kan, yine kan, yine kan oldu
Kan manzaralarıyla karşılaşmamak için bayram günlerinde evimden çıkmadım. Sevdiklerimi eve topladımİnanın ilaç gibi geldi Zaten bayramdediğimiz nedir ki? Sevdiklerinizle kucaklaşmak Geleceğe ilişkin umut beslemek Sevinçleri paylaşmak Hepsi bu.
Gelelim başlıktakiBayram Sevincisözüne. Sevinci yaratan sanat olaylarından başka bir şey değil.
60 yıl önceydi…
Bundan 60 yıl önceydi. Sene 1948 Günlerden 12 Aralıktı. On ikinci ayın on ikinci gecesinde Ankara Devlet Tiyatrosunda Shakespearein 12. Geceoyunu oynanıyordu.
Hocaların hocası, oturdu şu mektubu yazdı:
Yıldız, iki gözüm kızım,
Bugün senin meslek hayatına ilk adımını attığın mübarek bir gündür. Mübarek diyorum, çünkü Shakespeare gibi bir dâhinin Onikinci Gecekadar güzel bir eserinde baş kadın rolü oynayarak sahneye atılmak, şimdiye kadar çok az bahtiyara nasip olmuştur. Fakat sakın bu başlangıç seni gurura sürüklemesin, bilakis daha çok çalışmaya ve daimi bir tevazua bağlasın. Esasen ben senin dürüst ve kuvvetli seciyenden bunu bekliyorum.
Bugünün hayatında çok uğurlu olmasını bütün kalbimle diler, sana Tanrıdan muvaffakıyet, sıhhat ve saadet temenni ederim, evladım. Muhsin Ertuğrul.
Bu mektubu Yıldız Kenter aldığında neler hissetti bilemiyorum. Ama bildiğim şu:
Çok az bahtiyara nasip olan bu fırsatı, Yıldız Kenter muhteşem bir biçimde değerlendirecek, bu başlangıç onu daha çok, daha çok çalışmaya yöneltecekti.
Mektubun üzerinden 60 yıl geçti
Bir kutlama
Bugün, bir kez daha on ikinci ayın on ikinci günü Yıldız Kenterin sahnedeki yaşamının 60. yılı Ona sevgim saygım, sadece muhteşem bir oyuncu, eşsiz bir tiyatro insanı olduğu için değil. Onun cesaretine de hayranım.
Yıldız Kenter, risk almaktan korkmaz. Çünkü çalışmaktan korkmaz. Daha doğrusu çalışmadan ne yapabileceğini, nasıl yaşanabileceğini bilemez. Her oyun bir sınav, her rol bir sınav, her temsil bir sınavdır onun için. En çok, en çok kendini sınadığı bir sınav…
Yıllar geçtikçe, şan şöhret ünün garanti belgesine sırtını dayayabilir, yakaladığı başarının emin sularında yüzerek tüm tehlikelerden azade kılabilirdi kendini. Yapmadı. O bitmek tükenmek bilmeyen enerjisiyle kendine yeni hedefler koydu, yeni riskler aldı, yeni atılımlara girişti…
Yıldız Kenterin tiyatroyla dolu dolu geçen sanat hayatının 60. yılı yetiştirdiği oyuncuların ve dostlarının katılımıyla bu akşam Kenter Tiyatrosunda kutlanacak. Yıldız Kenterin sahneye koyduğu; Defne Halman ve Engin Hepilerinin rolleri paylaştığı, yarın ilk gösterisi yapılacakVictoiraadlı oyunun genel provasında kutlanacak. Zaten söz konusu Yıldız Hanım olduğunda, başka türlüsü, çalışma dışı bir kutlama düşünülemezdi
Bu akşam orada olmayı ne çok isterdim Ama imkânsız. Çünkü halen aynı anda birçok yerde birden olmanın yolu bulunamadı
Sizler bu yazıyı okuduğunuzda ben Fransanın Nice kentinde toplanan Avrupa Tiyatro Forumuna doğru uçuyor olacağım. Dünyanın belli başlı tiyatro insanlarıyla Güç ve Tiyatro – Tiyatronun Gücü başlıklı bir tartışma toplantısına katılacağım.
İki gün sonra yani pazar akşamı Süreyya Operasında İdil Biretin vereceği konsere de aynı nedenle katılamıyorum. Oysa her yıl İdil Bireti birkaç kez dinlemek, insanın zihnini açar, yüreğini ısıtır, insanı ölmekten ya da kahrolmaktan alıkoyar!
İdil Biret Arşivi
Bu ay İdil Biret Arşivi, Naxosun markalar ailesine katılıyor. İdil Biret Arşivi kayıtları tüm dünyada CD olarak ve Naxos Music Library, ClassicsOnline, iTunes, eMusic ve Amazon gibi sitelerde dijital formatta dağıtılacak… Başlangıç olarak Dijital formatta İdil Biretin 19 CDlik Beethoven edisyonunun ilk dört albümünü, Şubat 2009da ötekiler izleyecek Biret, Beethovenin piyano sonatları, konçertoları ve Liszt tarafından piyano için yapılmış senfoni uyarlamalarının tamamını halkın önünde konserlerde çalmış tek piyanist unvanını taşıyor. Şu anda bu eserlerin tümünü kayda alan ilk piyanist unvanını da alıyor. Beethoven Kayıtlarının Yapımı adlı bir DVD de halen yapım aşamasında.
Anımsatalım: Yedi yaşında başladığı kayıt hayatı boyunca 9 ayrı marka için 80i aşkın kayıt yaptı İdil Biret. Bunun yanı sıra radyo ve televizyon programlarındaki performansları da saymak gerek. Bu kayıtlar arasında en önemlileri Naxos için yapılan 40 CDyi aşkın Brahms, Chopin, Rahmaninovun tüm eserleri serileri, Boulez, Ligeti ve Stravinsky albümleriydi. Ticari olarak bugüne kadar ulaşılabilir olmayan kimi CDler de İdil Biret Arşiviyle birlikte piyasaya sunulacak.
Bu gelişmeler karşısında her zamanki alçakgönüllülükle İdil Biret şöyle diyor:
Kaydedilecek eserler konusunda karar verme özgürlüğüne sahip olmak, bir müzisyenin tecrübe edebileceği en mutluluk verici şeylerden biri. İdil Biret Arşivi etiketinin kurulması ve Naxos tarafından tüm dünyada dağıtılıyor olması, benim için bir rüyanın gerçekleşmesi.
Hem Yıldız Kenteri, hem İdil Bireti bu sayfadan kucaklıyorum! İyi ki varsınız! 
______________________ Zeynep Oral…
  1. Henüz yorum yapılmamış.
  1. No trackbacks yet.

Yorum bırakın

Adelina Sfishta

Okuyanlar Özgür Olmalı

Evrim Teorisi Online

Evrim hakkında herşey...

Virginia Woolf

Herkes kendi geçmişini, kalbiyle bildiği bir kitabın sayfaları gibi kapalı tutar ve dostları sadece onun başlığını okuyabilir.

ODILA BLOGGER by OAS

Turkish Geeks on Life & Politics...

YAŞAMAK ŞAKAYA GELMEZ

Facebook adreslerimiz: http://www.facebook.com/ata.fecob - http://www.facebook.com/pages/fvco/107464239362228

Komeleya Çand û Integrasyon a Kurd Luzern

Kürdischer Kultur und Integrationsverein Luzern/Mythenstrasse7,6003 Luzern

eren@home ~ $

Açık Kaynak, Linux, Programlama Dilleri, Amatör Telsizcilik gibi konular üzerine düşünceler

Ata FE COB

"En büyük yenilgimiz, bir alternatif fikrini kaybetmiş olmamızdır." ___Michael Lebowitz

WordPress.com

WordPress.com is the best place for your personal blog or business site.

CHP SULTANGAZİ

"Direnme gücü, dünya “evet” sözcüğünü duymak istediğinde 'HAYIR' diyebilme yetisidi" E. Fromm. ________“12 Eylül’de ‘HAYIR’ oyu vererek tokat atın, okyanus ötesinden de duyulsun” KILIÇDAROĞLU