Gençlerimizin Üniversite Sonrası İstihdam Sorunları…
Türkiye, hızla artan genç nüfusun istihdamı sorununu bütünüyle çözebilecek durumda değil. Bu nedenle küreselleşmenin getirdiği fırsatları değerlendirerek dış istihdama yönelmeli. Burada, nitelikli insan gücü yetiştirme önem kazanıyor. 20 yıl içinde önemli bir fırsat penceresi ile karşı karşıyayız. Avrupa da nüfus yaşlanıyor. Büyük bir istihdam açığı yaşanacaktır. Genç nüfusun nitelikli eğitimi sağlanabilirse Türkiye büyük bir avantaj elde edebilecektir. Bu fırsatın iyi değerlendirilmesi gerekiyor.
Dursun Kırbaş, Okan Üniversitesi Rektörü, okan@okan.edu.tr
Türkiye’de üniversite mezunu çalışabilir nufusun % 29’u ekonominin dışında. AB ülkelerinde ise bu oran % 16 düzeyindedir. AB ülkelerinde eğitim düzeyi ilerledikçe işsizlik azalırken, bu süreç Türkiye’de aynı biçimde işlemiyor. İşsizliğin kültürel ve sosyal nedenleri yanında, ekonominin işgücünü emme kapasitesinin sınırlı bulunması ve çalışma çağındaki nüfusun istihdam edilebilir nitelikte olmaması da, önemli nedenler olarak karşımıza çıkıyor.
OECD ülkeleri arasında en fazla üniversite mezunu işsiz Türkiye’de bulunuyor. İşsiz kadın üniversite mezunu sıralamasında Türkiye 1. sırada. OECD verilerine göre Türkiye de üniversite mezunları arasındaki işsizlik oranı % 12.5 tur, bu oran İspanya’da % 8.1, Fransa’da % 7.4, Polonya’da % 7.3’tür. Türkiye’de üniversite mezunu kadınlar arasındaki işsizlik oranı yaklaşık % 17’dir. Yükseköğrenim mezunlarımızın % 38’i işsizdir. Nüfusun istihdama olan oranı da % 30’dur. Bu oran Lüksemburg’da %70.
Üniversiteli işsizlerin durumu bu denli dramatikken, bir de senkronizasyon sorunu yaşanıyor. Bir taraftan üniversiteli işsizler iş ararken, iş verenler de nitelikli eleman bulamadıklarından yakınmakta. Bu durum sadece Türkiye’ye özgü değil tüm dünya için geçerli. Pricewaterhouse Coopers’ın Davos’a gelen 1084 şirket yöneticisi ile yaptığı ankette, yöneticilerin % 72’si nitelikli eleman eksikliğini, başta gelen sorunlardan biri olarak göstermektedir.
Gelişmiş ülkelerde sağlık sektöründe muazzam bir işgücü açığı var. ABD’de 2012’de 1 milyon hemşire açığı olacağı tahmin ediliyor.
HİNDİSTAN’IN ÖNGÖRÜSÜ
2008 yılında Hindistan, yazılım ve diğer hizmetler ihracatından 57 milyar dolar gelir elde etmeyi planlıyor. 4 milyon insanın istihdamı planlanmakta. Filipinler, ABD muhasebe standartlarına göre muhasebeci yetiştiren okullardan her yıl 380 bin öğrenciyi mezun ediyor.
Sigorta işlemlerini, stok kontrollerini ve şirket analizlerini Asya’da yaptırmanın maliyeti, ABD veya Avrupa’ya göre dörtte birdir. Bunun farkına varan Asya ülkeleri hızla eğitim politikalarını bu yönde yeniden yapılandırıyor. Bu şekilde hem kalifiye insan kaynaklarını çoğaltıyorlar hem de işsizliği azaltarak yol katetmiş oluyorlar. Kaliforniya merkezli Fluon şirketi, Filipinler, Polonya ve Hindistan’da toplam 1200 mühendis çalıştırıyor. Suudi Arabistan’da bu şirketin inşa ettiği petrokimya tesisinde 200 genç Filipinli mühendis var.
Ankara Sanayi Odası’nın raporuna göre, Türkiye’de binlerce doktor, ziraat mühendisi, mimar ve mühendis işsiz var veya kendi işlerini yapmıyor. Yaklaşık 18 bin veteriner hekimin 3 bini işsiz. 6 bini de mesleklerinin dışında işlerle uğraşıyor. 20’yi bulan veteriner fakültelerinden her yıl 200 veteriner hekim mezun oluyor.
Ülkemizde madenciliğin GSYİH içerisindeki payı 2005 itibariyle sadece % 0.7. Buna mukabil 2006 yılında maden mühendisliği bölümlerinin kontenjanı 1129. Ülkemiz neredeyse tüm dünyanın ihtiyacını karşılayacak sayıda maden mühendisi yetiştirmekte. Mühendisler arasında işsizlik oranı % 36’ya ulaşıyor. Uzun süredir iş bulamayan ve umutlarını yitiren işsiz mühendisler dernekler kuruyorlar. İşsiz Mühendisler Derneği gibi.
Çıkış yolu arayan üniversite mezunu işsiz gençlerin bir kısmı, semt pazarlarında yada sosyete pazarlarında açtıkları tezgahlarda işportacılık yaparak geçimlerini sağlamaya çalışıyor.
KAYNAK SAVURGANLIĞI
Görüldüğü gibi önemli bir senkronizasyon sorunu yaşanmaktadır. Bir taraftan ülkenin ihtiyaçlarının üzerinde, ya da iş dünyasının aradığı niteliklerden uzak insan yetiştirilirken diğer taraftan da işe yarar ara elemanı ya da nitelikli eleman bulamamanın sancısı yaşanmaktadır. Yeni mezunlarla bu oran % 50’ye çıkmaktadır. Önemli bir kaynak savurganlığı sözkonusu.
Ülkemizin sınırlı ve kıt kaynakları bu denli plansız ve programsız harcanmamalı. Uzun vadeli bir istihdam planlanmasına ihtiyaç var.
Üniversiteler iş dünyası ile daha yakın bir işbirliğine girmeli, bölümlerin seçilmesinde dünya ve ülke gerçekleri dikkate alınmalı. Uluslararası meslek standartlarının titizlikle uygulanması gerekmektedir. Türkiye istihdamı arttırıcı politika uygulamalarına hızla yönelmelidir.
Cumhuriyet / Bilim Teknik / 31.10.2008
Sizlerden Gelen Yorumlar…