PİSTOZ / PİSTOMANİ… İNANÇ HASTALIĞI…
man, inanç sistemleriyle insanlara aşılanıyor. Dinler, ideolojiler, dünya görüşleri olarak. İnanç sistemleri kendilerini yenileyemiyor, değişen dünya karşısında, içlerinde olması gereken devingenliği (dinamizmi) harekete geçiremiyor. Kendi içlerine kapanıyor. Büzülüyor. Küçülüyor. Baskıyı arttırıyor. Gerçeklerden uzaklaştıkça, yeni değerler, kültürel ürünler (sanat, bilim ve düşüncede!) yaratamadıkça, saldırganlaşıyor, kendi inananlarına ve kendisi gibi inanmayanlarına dehşetle baskılar uyguluyor. Gerçeklikle haberleşemeyen, ufkunu bu haberleşme sonucu genişletemeyen inanç sistemleri pistoza yakalanıyor. (Psikoz’un, pistisiayatrideki karşılığı) Dünya için büyük bir tehlike oluşturuyor.
Pistoza yakalanmış bireyde ise, kendini ideale en yakın sayma hüsnü kuruntusu vardır. En yetkin, en adil birey odur. Dinlerde bu tanrıyı yakınlık biçiminde görünüyor. Tanrıya en yakın benim. Diğer gafiller ise uzakta. Onları yola getirmek gerek ya da yok etmek. Pistomanik sapkınlık, ne bireye ne de ait olduğu inanç düzenine insanlık adına katkı sağlamıyor. Dehşet yaratıcısı insanlar, bu pistomaniklerden çıkıyor. “En doğruyu, en gerçeği, en mükemmeli bilen benim. Yüce güç -ki benim dışımdadır!- bana buyruk verdi, insanları ‘ıslah’ etme, doğru yola sokmak için buradayım.” Bu kişi kafasındaki yüce güçten destek aldığını düşündüğü için ölebilir de! Yaşamla ölüm arasında fark yoktur artık. Çünkü onun imanı onu ayrıcalıklı kılmıştır. Doğru bir yerden doğru mesajlar almaktadır.
Elbette pistomaniyi destekleyen en önemli etkenlerden biri “mazlum” psikolojisidir. “Ben mazlumum. Zulüm görüyorum. Zalimi öldürmede haklıyım.” Dünyada zulüm vardır. Zulüm ve sömürü sürdüğü sürece pistomanik ortam hep olacaktır!… KAYNAK: http://garildi.cumhuriyet.com.tr/sayfa.cgi?w+30+/cubilim/cubilim2003/0312/13/t/b0203.html+Bilim+inan%E7
Sizlerden Gelen Yorumlar…